Salda Gölü-Burdur

Salda Gölü

Akdeniz Bölgesi’nin Burdur İlinin Yeşilova İlçesine bağlı çok özel bir gölden bahsedeceğiz şimdi size. Salda Gölü, Yeşilova ilçesine 5 km mesafede.  Akdeniz Bölgesinin Göller Yöresi içinde yer alıyor. Burdur il sınırında ama Denizli’ye de oldukça yakın.

Deniz seviyesinden yüksekliği 1193 metre. Yüzölçümü ise 44 kilometrekare olarak geçiyor birçok farklı kaynakta. Tektonik karakterli (yani çöküntüler sonucu oluşmuş) olduğu tahmin edilen göl Türkiye’nin en derin gölü. Derinliği 184 metre olarak kaydedilmiş. Sadece Türkiye değil dünyanın da sayılı derin gölleri arasında yer alıyor. Ayrıca Türkiye’nin en berrak ve temiz gölü olarak da biliniyor.

Son yılların en popüler destinasyonlarından biridir yine Salda Gölü. Bir buraya bir de Antalya’da yer alan Suluada’ ya halkımız yerli Maldivler demiş; hatta yerelleştirip Salda Gölü’ne Saldivler ismini takmıştır.

Peki abartıyorlar mı? derseniz kesinlikle abartı değil, hem sularının turkuaz rengi hem de kumun beyazlığı bu isimleri hak etmelerine neden oluyor.(Bakınız suluada yazımıza…)

https://seyahatlerolsun.com/suluada/

TÜRKİYE’NİN MALDİVLERİ

Suyun rengi ve kumun yapısı onu Türkiye’deki pek çok gölden ayırıyor. Daha öncede söylediğimiz gibi Türkiye’nin Maldivleri olarak anılmasının sebebi de bembeyaz kumları ve turkuaz rengi suları. Salda Gölü jeolojik özellikleri nedeniyle Dünya üzerinde Mars araştırmalarının yapıldığı birkaç noktadan biridir. Salda’nın beyaz kumlarının Mars yüzeyinde de var olan kumullarla benzerliği ve asıl bu kumulların oluşum şekli araştırmalarına konu olmaktadır.

Salda Gölü eşsiz özellikleri nedeniyle 1989 yılında birinci derece doğal sit alanı ilan edilerek korunmaya alınmıştır.

Genel olarak baktığınızda Bolu Yedigöller tarzında bir ormanlık alan sakın beklemeyin. Yer yer orman, yer yer tarlalar, yer yer de çorak olan bir coğrafyası var. Ama itiraf edelim araştırıp gitmemize rağmen kumu ve suyu bizi mest etti. Uzakdoğu kumsalları deneyimleyen bir çift olarak Salda’nın turkuazına hayran kaldık.

SALDA’YA ULAŞIM

Salda Gölü ana ulaşım hatları üzerinde yer almıyor. Yani yolunuzun üzeri olduğu için Salda’ya gidemezsiniz. Zaman ayırmak ve yolunuzu değiştirmeniz  gerekiyor. Ayrıca yol manzaralı olsa da yolun bazı yerleri oldukça kötü. Hatta stabilize yollar bile var.

Son zamanlarda popülaritesinin artmasına bağlı olarak ekstra Salda ve Isparta Kuyucak Lavanta Tarlaları turları düzenleniyor. Türkiye’nin her yerinden yerli turistler ziyarete geliyorlar bölgeyi.

Tur otobüsleri ile gelmeyecekseniz tavsiyemiz özel aracınızla gelmeniz.

**Salda Burdur ili sınırlarında yer alıyor ama burdur merkeze 80 km mesafede ve araçla 1.5 saat sürüyor.

**Denizli’ye 95 km ve o yol güzel olduğu için de 1.5 saat sürüyor.

**Burdur da yer alan Yeşilova’ya 5 km mesafede ve 8-10 dk.sürüyor.

SALDA GÖLÜ AKTİVİTELERİ

Tamam Salda Gölü’ne gittiniz çok güzel. Peki orada neler yapabilirsiniz ?

Her ne kadar son yılların en popüler destinasyonlarından biri olsa da, doğal sit alanı olmasından ötürü konaklama ve aktivite seçenekleri çok sınırlı. En yakın konaklama yeri Yeşilova’da.

Maalesef ki buradaki işletmelerde sınırlı sayıda olduklarını bildikleri için yüksek fiyatlar isteyebiliyorlar. Bu sene iptal edilen Salda Festivali döneminde kişibaşı 250 tl. fiyat almışlığımız vardır.  Neyse ki bir seçenek daha var konaklama için…kamp atmak…

SALDA‘DA KAMP

***Kamp alanları sınırlı. Biz iki kamp alanından Yeşilova halk plajının üst tarafında kaldık. Kayadibi köyüne yakın bir kamp alanı burası. Dilerseniz kendi çadırınızda dilerseniz işletmenin çadırını kiralayarak kalabilirsiniz. Kahvaltı, lavabo, kahve, çay ve elektrik hizmeti de var. Ayrıca alışveriş yapabileceğiniz küçük bir de market var. Bir fotoğrafımızda gölün hemen dibinde kamp atmışız gibi duruyor ama aslında çadırı o gün üstümüzü giyinip çıkarmak için kurduk yani o gece orada konaklamadık. Zaten yasak ve olmalı da. Gizlice göl kenarında çadır kuranlar oluyormuş ama umarız kuramazlar. Bembeyaz kumların üstünde kamp ateşi yakabilecek kadar ileri gidebiliyor bazen insanlar. Biz 2 dakikada kurulan ve toplanan pratik çadırımızı 3-4 saatliğine ve üst değiştirmek için kurduk ve zaten bunu yaparken de izin istemiştik.

***2.Kamp  alanı ise Doğanbaba Plajı: Bu kamp alanı ise ormanın içinde. Göl de görünüyor tabi. İçerde tek bir işletme var. Tuvalet, elektrik, çadır hizmetleri burada da var.

PÜF NOKTA : Gölün turkuazlığına, bembeyaz kumsalına aldanıp kendinizi tropik bir yerde sanmayın sakın. Çadırda konaklarız diye düşünüyorsanız iki kere düşünün deriz. Gece çadırda feci üşüdük. Denizden uzak yöre olması ve karasal iklim koşulları nedeniyle nem az, ve gece gündüz ısı farkı çok yüksek… Dişlerimizin titremekten ses çıkarttığını hatırlıyoruz. Kışlık kamp malzemeleriyle gidin. Yazlık kamp malzemeleri ve uyku tulumlarımızla hayal kırıklığına uğradığımızı söylemeden edemeyeceğiz. Gittiğimiz tarih Türkiye’nin en sıcak ayı olan Ağustosun ortasıydı. Gerisini varın siz düşünün.

SALDA‘DA PİKNİK

Salda’da piknik dediysek öyle mangalı yellemeli değil lütfen. Yok “biz illa mangal yakarız o olmazsa piknik olmaz” diyenlerdenseniz de, lütfen gidip bunun için ayrılmış yerlerde yapın. Nitekim o beyaz kumlara bu kötülüğü yapmayacak kadar insan olduğumuzu varsayıyoruz.

Ha ama göl kenarında yer alan oturaklı ahşap masalarda, yada evden kendinizin getirdiği bir sofra bezinde yine evden getirdiğiniz  gıdalarla göl kenarında piknik yapmak isterseniz, artıklarınızı toplayıp götürmek şartıyla kimse bir şey demez elbette. Bu gayet makul. Zaten biz de Yeşilovacık halk plajına en yakın olan kampingde konaklamış ve ahşap masalarda oturarak yemiştik gıdalarımızı.

Bir de Saldivler denilen yerde düz, üstü çadır brandasıyla örtülmüş  yan yana onlarca işletme var.(Buralara beton dökmek yasak çünkü) Kışın kapalı oluyorlar. Ama yazın hizmet bol. Gözleme, ayran, soğuk su, meyve suyu, sıkım köfte gibi şeyler satılıyor. Ayrıca yüzme malzemeleri, gözlük, terlik, deniz simidi gibi ihtiyaçlarınızıda bulabilirsiniz. Hiçbiri market değil. Küçük tahta masaların olduğu işletmeler. Bu malzemeleri ihtiyaç filan olursa diye, kendilerinin çadırlarının kenarlarına  asmışlar.

Bu çadırlı bölümlerin arka tarafında da araba park yeri var. Park yeri dediysek öyle setleri olan, çizilmiş, işaretli filan değil. Boş bir alanı üstün körü  şekilde park yeri diye ayırmışlar. Ama başında bilet kesen 3 -4 tane görevli abi ya da amcalar size yer yön gösteriyorlar. Buradan plaja inmek için bir 7-8 dk. yürüme mesafesi var. Yani  önce araba parkı, sonra bu çadırlı yan yana alan en son aşağıda da plaj yer alıyor.Bu bahsettiğim yer Yeşilova halk plajından farklı bir yer. Saldivler diye gösterilmiş ve yön okları var.

Araba park alanının da en gerisinde (yaklaşık 300-400 mt.) duş ve tuvaletler mevcut. Erkekler için iki, kadınlar için iki tuvalet var. Duşlar ise karışık kullanılıyor.

SALDA’DA KONAKLAMA

Daha öncede söylediğimiz gibi Salda’da konaklama ciddi bir sorun. Şu anki popülaritesini  göz önüne alırsak bu durum sıkıntı gibi dursa da bir yandan da bize “iyi ki” dedirtiyor.

Çünkü Salda’nın turkuaz suyunu ve beyaz kumunu seviyoruz.

Yukarıda belirttiğimiz gibi iki kamping  var

1-Yeşilovacık Halk Plajı (bungalovlar,kendi çadırınız yada işletmenin çadırlarında kalma alternatifiniz var). Fiyatlarda makul.

2- DoğanBaba Plajı ve bir de,

3-Yeşilova’da birkaç otel bulunuyor. Hem yaz hem kışın hizmet veren bir oteller. Ama yeterli sayıda değil. Bu arada yeni duyduk; birkaç butik otelin daha açılması yönünde girişimler başlamış.

SALDA DA BİSİKLET VE MOTOR KİRALAMA

Dilerseniz bisiklet ya da motor kiralayıp gölün çevresini gezebilirsiniz. Saldivler denilen yerde motor kiralandığını görmüştük. Gölün çevresi bisiklet yada motorla 2-3 saatte turlanabilir. Ancak kumda süremeyeceğiniz için bunu gölün biraz yukarısında yer alan asfalt yolda yapmanız gerekir ki fotoğraf ya da video manzarası açısından bu seçenek de  gayet güzel görüntüler verebilir sizlere.

SALDA DA YÜZMEK VE  SU SPORLARI

Hemen belirtelim  Salda da yüzmek ve güneşlenmek büyük keyif ama bazı püf noktalara dikkat çekmemiz lazım.

• Püf Nokta 1:

  Kumlar beyaz renkli olduğu için bronzlaşmaya birebir. Yani bir günde çok sağlam bronzlaşabilirsiniz. Kati suretle ayakları yakmıyor. Buda şahane bir şey evet.  Ama kuru kumda çıplak ayakla fazla yürümemenizi öneririz, çünkü bir süre sonra kristalli yapısı ayaklarınızı acıtıyor dahası kesiyor.

Orayı ziyaretimizde insanların bu kumları kova kova veya şişelere doldurarak, evlerine arabalarına taşıdığına tanık olduk. Nedeni bu kumun cilt lekelerine ve kirlerine iyi gelip peeling etkisi yaratması. Bu yüzden ücretsiz olması kafasıyla da yurdum insanı yüklenip götürüyor. Ancak bu  durum hem görüntü kirliliğine hem de kum kaybına neden oluyor. LÜTFEN YAPMAYIN SİZ DE !!!

• Püf Nokta 2 : 

  Göl güzel ve turkuaz sularında yüzmek  yada  yüzerken  fotoğraf çekilmek harika tamam ama, gölün derinliğinin fazla olması, tektonik yapılı olması ve kumun yer yer balçıklı olması nedeniyle boğulmalara neden oluyor. Anlayacağınız açılmak kesinlikle tehlikeli. Bu yüzden suyun çekme özelliği de bilindiğinden fazla açılmak yasak. Su sporları da haliyle yapılmıyor.

• Püf Nokta 3:  

Gölün bazı yerlerinde minik su yılanları var 1 yada 2 karış boyunda incecik yılanlar. Zararlı değiller ama yılan fobili bir ülke olduğumuz için önceden belirtmekte fayda var.

• Püf Nokta 4:

  Saldivler denilen yerde lavabo ve duşlar gölden neredeyse 1 km uzakta araba parklarının da arka tarafına yapılmış bilginiz olsun…Çocuklu aileler için bu bilgi önemli. Bu durum, göle sabunlu yada kimyasal atık su bırakılmaması açısından iyi bir şeyse de, canım yurdum insanı uzağa yürümeye üşendiğinden bazı atıklarını sahile bırakmaktan geri kalmıyor. Kumsalda bebek bezleri ve atık piknik malzemeleri bırakanlarda oluyor haliyle…Havlunuzu atacağınız yeri iyi seçin deriz.

• Püf Nokta 5: 

  Kumun bazı yerlerde balçık bir hal aldığını görebilirsiniz. Bu yüzden yüzmek için en iyi yer önerisini Yeşilova Halk Plajı olarak belirtmemiz gerekir. Biz oradan uzaklaştıkça kumun yumuşadığını ve göle girince ayaklarımızın kuma battığını hissettik. Yani yüzmek için en ideal yer plajın ilk girilen yerleri. Daha tenha bir yer seçelim diye giderseniz suya girince oraların neden tenha olduğunu anlıyorsunuz. Ayrıca kumun yumuşayıp balçıklaşması o turkuaz suyu bir anda bulanık bir suya çevirir ki bu da tadınızı kaçırabilir.

•  Püf Nokta 6: 

  Plajlarda şemsiye ve şezlong yok. İsterseniz şemsiyenizi götürebilirsiniz.

SALDA DA NE YAPILMAZ

*Plajda mangal yakılmaz

*Gölde yüzerek açılınmaz

*Göl kumu şişelerle ya da kovalarla eve taşınmaz

*Arabayla plaja girilip güzelim kumlar kirletilmez,ezilmez,sıkıştırılmaz,preslenmez

*Kumsalda çadır kurulmaz

*Kumsalda piknik yapılıp atıklar oraya bırakılmaz.

*Su sporları yapılmaz.